Bilim Meraklıları İçin İlham Verici Filmler

Kendinizi [n]beyin’de bulduysanız eğer, bu arşivde muhakkak size göre de bir seyirlik var demektir.

Bilimle uzaktan yakından ilgisi olan, bir noktasına dokunan birçok kişinin beslendiği, körüklendiği, zihnini rahatlamak için ufak kaçamaklar yaparken ilk tercih ettiği acil çıkış kapılarıdır, bilim-kurgu öğeleriyle bezenmiş kültür-sanat eserleri. Bilim-kurgunun yaratıcılığı tetikleyen ve ilham veren etkileri sayesinde şu an günlük yaşamda sıklıkla kullandığımız teknolojilerin temellerinin atılmış olması yadsınamayacak bir gerçek. Buna ilişkin heyecan verici bir derlemeye şuradan ulaşabilirsiniz.

Cep telefonlarından otomatik kapılara, tabletlerden LCD ekranlara uzanan, biz farkına dahi varmadan adeta hayatımızın doğal bir parçası haline gelen teknolojilerin hiyerogliflerine ilk kez kurgusal eserlerde rastlıyoruz. Hayatımıza derinlemesine yedirilmiş bu buluşların ruhumuzu ele geçirip bağımlılık haline gelmesi ise an meselesi, zira birçoğu çoktan dopamin tahtımıza oturmuş durumdalar. Nedir bu bağımlılık, neden oluşur, nasıl gelişir, bu telefon neden elimden düşmüyor diyenler için, kısacası hepimiz için; [n]Beyin Dergisi’nin dumanı üzerinde bu ilk sayısında, dosya konusu olarak “bağımlılık” farklı noktalardan incelenip leziz bir şekilde sizlere sunuluyor. 

Muhayyel bilim ihtiva eden eserler arasında, hazır görsellik ve hayata entegre edilmiş biçimiyle önümüze sunulan, o hayali evreni kurmak için pek de zorlanmamız gerekmeyen filmlerin ayrı bir yeri var muhakkak. Son yıllarda gelişen bilgisayar teknolojileri sayesinde gerçeğe son derece yakın sanal dünyalar, overlok makinesine taş çıkartacak çabuklukta ayağımıza geliyor. Bu noktadan sonra bizden beklenen (yapımcı, yönetmen ve oyuncuların ceplerini hoş tutmayı bir kenara bıraktığımızda), edinilen verileri mevcut zihinsel birikimimiz ve örüntülerimizle nasıl bağdaştıracağımız, hikayeyi nasıl daha ileri taşıyacağımız, kişisel senaryomuzun tuğlalarını nasıl dizeceğimizdir.

cogni

Cognitive Science Movie Index (CSMI), bilişsel bilim ile alakadar filmlerin toplandığı, sade ve reklamlardan arındırılmış arayüze sahip bir veri tabanı olarak çıkıyor karşımıza. CSMI projesi, Indiana Üniversitesi Psikoloji ve Beyin Bilimleri Anabilim Dalı’nda eğitmen olan Ben Motz ve arkadaşları tarafından hayata geçirildi. ‘Film’ deyip geçenlerimiz olabilir ancak, proje 2013 yılında, yayımcılığını Cell Press’in yaptığı Trends in Cognitive Sciences dergisinde kendine yer buldu. Akademi kökenli bir film veri tabanı niteliği taşıması dolayısıyla diğerlerinden farklı bir kimliğe sahip. Proje, eksiklerini giderebilmek için takipçilerinin değerlendirmelerini ve desteklerini bekliyor. Filmler üç farklı kriter üzerinden site ziyaretçilerinin oylamasına sunuluyor; filmin genel kalitesi, bilişsel bilimi ne kadar doğru aktardığı ve bilişsel bilimle ne derece alakalı olup olmadığını puanlama imkanı mevcut.

Sinema; tüm bileşenleri ile bambaşka duyguları öylesi derin sunma; beynimizde aynı anda çok çeşitli nöral kalıpları ateşleme potansiyeline sahip ki, araştırmacılar da bu kapsamlı uyaran karşısında daha fazla kayıtsız kalamıyorlar. Tam bu noktada, “Neurocinematics” olarak adlandırılan, geleceği parlak,  yeni bir sinirbilim alt dalı çıkıyor karşımıza. Sinema ile beyin etkileşiminden yola çıkarak her iki tarafı da geliştirmeyi amaçlayan atılım, tartışmaları da beraberinde getiriyor. Kimi sanatçılar, eserlerinin değerlendirilmesi ve algılanması noktasında bilimin bu denli dahil olmasının etik kaygılarını taşırken; kimisi nöral analiz teknolojilerinden elde edilen verileri kullanarak oyunun kurallarını bozmayı amaçlıyor. Teknolojinin önlenemez gelişimi seyir zevkimizi mi katlayacak yoksa tadını mı kaçıracak bilemiyorum; ancak günümüz sinema evreninde karşılaştığımız uçuk gelişmeleri, ütopik hayaller değil de yarının dünyası olarak görmenin çok daha doğru olacağına eminim.

Yorum Yap