Hafızayla İlgili Yeni Gelişme

Bilim insanları, beynin hafıza depolama kapasitesinin 1 petabyte (yaklaşık 1 milyon gigabyte) olduğunu düşünüyorlar.

Anıların, nöronlar arasında iletilerek depolandığı tahmin ediliyor. Ancak, ne kadar bilgi depolandığı konusunda kesin bir kanıya varılmış değil. Salk Enstitüsü’nde yapılan son araştırmalara göre beynin 1 petabyte bilgi depolayabildiği öne sürüldü. Bu miktar daha önceki tahminlerin 10 katı fazla.

Fareler üzerinde çalışan ekip, uzun süreli hafıza depolamada görev üstlenen hipokampus dokusunun dijital bir modelini oluşturdu. Bu model sayesinde bazı sinir hücrelerinin diğer sinir hücreleriyle çift bağ kurduğu görüldü. Ayrıca bu bölgede ki bazı sinir hücreleri bağlantılarının, yani sinapsların, boyutları da farklılık gösteriyor. Tam olarak 26 farklı boyutta sinaps gözlemleyen ekip, aynı zamanda sinapsların boyutlarının depoladıkları bilgi miktarına göre de değiştiğini ortaya koydu. Ekibin yaptığı hesaplamalara göre, bir sinaps 4.7 bit bilgi depolayabiliyor. Bu sayı hipokampustaki tüm sinapslara oranlandığında 1 milyon gigabyte ediyor.

Hipokampus nedir?

Hipokampusun kısa süreli hafızayı, uzun süreli hafızaya aktarmak gibi çok önemli bir görevi vardır. Ayrıca hipokampus uzaysal yön bulma görevini de üstlenmiştir. Yani, hareket ederken etrafı üç boyutlu değerlendirmeyi sağlayan yapı burasıdır. Amigdala da, hipokampus da beyinde birbirinin ayna görüntüsü olan iki yarıdan meydana gelir. Hipokampusta bulunan yer hücreleri ve ızgara hücreleri sayesinde canlılarda yönsel hafıza bulunmaktadır. 

Hipokampus yapısı, memeli harici omurgalıların tamamında bulunan pallium denen bir zarsı yapıdan evrimleşmiştir. Pallium, beynin serebrum (cerebrum) olarak adlandırılan bölgesinin üst yüzeyini saran, gri-beyaz katmanlara verilen isimdir. Orta, yanal ve arka olmak üzere 3 kısımdan oluşur. Hipokampus, orta palliumdan evrimleşmiş bir yapıdır. Pallium yapısı, en basit yapıya sahip omurgalılar olan taşemenler (lamprey) ve asalak balık (hagfish) gibi canlılarda bile görülür. Ayrıca, Rodriguez ve arkadaşlarının 2002 yılında Beyin Araştırmaları Bülteni dergisinde yayımladıkları makaleye göre; kuşlarda, sürüngenlerde ve balıklarda da hipokampus benzeri yapılar keşfedilmiştir. Orta pallium ile hipokampus anatomik olarak birebir benzer olmasa bile (hipokampus “S” şeklindedir), fizyolojik olarak (kimyasal yapı ve işlev) aralarında birebir ilişki görmek mümkündür. Sonuç olarak, hala araştırmaların sürmesi bir yana, hipokampus yapısının kökenleri omurgalıların ilk dönemlerine kadar gitmektedir. Ancak bildiğimiz anlamıyla hipokampus ilk olarak memelilerde (ve hemen hemen tüm memelilerde) görülmektedir.[i]

Fare beyni ile insan beyni farklı

Ancak üzerinde durulması gereken çok önemli bir nokta var. O da farelerin beyinleriyle insanların beyinlerinin pek çok benzer özelliklerine rağmen farklı olması. Bu nedenle bu öngörüler tahminden öteye gidemeyebilir. Yine de fareler üzerinde yapılan bu çalışma, insan beyni için örnek teşkil ediyor.

[i] http://www.evrimagaci.org/makale/164

Kaynak

Yorum Yap