Materyalizm ve Sosyal Medyanın İlginç İlişkisi

Araştırmacılar, materyalist insanların Facebook arkadaşlarını ‘dijital nesneler’ olarak gördüğünü ve maddiyattan çok, sosyal medya üzerinde daha fazla takipçiye sahip olma eğiliminde olduğunu saptadılar. Çalışma, materyalist insanların ‘dijital varlıklarını’ artırmak için daha fazla takipçi kazanma arzusunda olduğunu ortaya koydu.

Eğer materyalistseniz, muhtemelen Facebook’u daha sık ve yoğun bir şekilde kullanıyorsunuz. Helington’daki yeni bir araştırma, materyalist insanların Facebook arkadaşlarını “dijital nesneler” olarak gördüğünü ve mülkle daha az ilgilenen insanlara oranla çok daha fazla arkadaşa sahip olduklarını ortaya koydu.

Çalışma, materyalistlerin Facebook’u hem amaçlarını gerçekleştirmek hem de iyi hissetmek için kullandıklarını ortaya koyuyor. Almanya’daki Ruhr Üniversitesi Bochum gazetesinin yazarları, bunu açıklamak için yeni bir teori geliştirdiler: Sosyal Çevrimiçi Kendini Düzenleme Teorisi.

Yazar Phillip Ozimek; “Materyalist kişiler Facebook’u daha sık kullanıyor çünkü Facebook arkadaşlarını nesneleştirme eğilimindeler. Facebook, milyonlarca profil ve insanlar hakkında bilgi içeren sosyal karşılaştırmalar için mükemmel bir platform. Üstelik bedava! Yani tam da materyalistlere göre” dedi.

Araştırmacılar, ilk önce 242 kullanıcı ile çevrimiçi bir anket düzenlediler. Anket, katılımcıların sitedeki etkinliklerine ve arkadaş listelerindeki hareketliliğe yönelikti.

Sonuçlar, materyalizm ile Facebook etkinliği arasındaki bağın kuvvetini gözler önüne serdi. Bu bağ, daha fazla Facebook arkadaşı olan ve arkadaşlarını nesneleştiren materyalistler tarafından kısmen açıklanabilir.

Araştırma ekibi, 289 kullanıcı üzerinde bir deneme daha yaptılar. Bu denemede, ilk denemedekinden farklı olarak daha az sayıda öğrenci ve daha fazla sayıda erkek vardı. Ancak sonuçlar değişmedi. Yazarların geliştirdiği Sosyal Çevrimiçi Öz-Düzenleme Teorisi, sosyal medyanın hayatta önemli hedeflere ulaşmak için bir araç olduğunu vurgulayarak bu detayı öne çıkarıyor.

Araştırmacılar, bu sonuçlara dayanarak, sosyal medya için olumsuz düşüncelerin doğmaması gerektiğini vurguluyor. Bunun yerine, insanların iyi hissetmek, eğlenmek ve amaçlarını gerçekleştirmek için Facebook gibi platformları kullandıklarını var sayıyorlar.

Ozimek; “Sosyal medya platformları, yaşamdaki diğer faaliyetlerden farksız değildir. Bunlar, hayatta hedeflere ulaşmak isteyen insanlar için işlevsel araçlardır. Biz, materyalistlerin arkadaşlarını nesneleştirdiğini gördük, ancak bunu başkaları ile karşılaştırmak da pek doğru olmayacaktır. Facebook’u veya genel anlamda bu tip sosyal ağları bir bıçak gibi düşünün. Nefis bir yemek hazırlamak için de kullanılabilir, bir insana zarar vermek için de. Objeyi ne amaçla kullanacağınız size bağlı” dedi.